Bir iken iki kişi olduk.Ya da her zaman bir kişi miydik? kısa bir zaman önce bulduk birbirimizi ama uzun yıllardır tanıyor gibiyiz... sanırım bizi tanımlamak için bu yeterli :)
Tatildeyiz bildiğiniz gibi.... ama ben fazla tatil moduna girdim sanki... Ders çalışmam gerek benim ya. o sınavlara babam girmeyecek sonuçta :D herneyse arada test falan çözüyorum yani o kadar da tembel değilim. :D
Takıntı şarkılarım oluştu yine. JYJ-Empty şarkısını kim yazdıysa artık. dilime dolandı resmen. bazen evde Junsu ile 'let it go let it go!' diye bağrırken buluyorum kendimi.(böyle yazdığıma bakmayın şizofren falan değilim :D) Sonra MBLAQ-It's War. aman allahım o nasıl bir şarkı öyle. Mir'in rap kısımlarına bayıldım.(klipte çok güzel izleyin izlettirin :D)
Tatilin en iyi yani bol bol dizi film izlemem oldu. Scent of the woman'ı bitirdim. Ardından da Gye Baek'e başladım. (hafif abimin zorlamasıyla başlamış olabilirim.:D ama cidden güzel dizi. Lee Seo Jin döktürmüş yine.) yakın bir zamandada Doremifasolasido'yu izleyeceğim.(bknz: cadım yazmış.)
Birde o saçmalama saatlerimiz var bizim :D (dün gece ki geçici rahatsızlık için özür dileriz.) Sevgili Sisterim Büşra ile :D dün baya bir koptuk twitter'da :D hatta Büşra'nın bir ara interneti kesildi. (şerefli TTnet ne istiyorsun lan bizden?) Bir an zaten Büşra'nın kalp krizi geçirdiği kanısına vardım. vallahi ambulansı arıyordum :D bu da bize gecenin 2'sinde ''Gidin yatın artık lan'' çağrısıydı zaten :D Bir ara tekrar gerçekleştirmeyi düşünüyoruz bunu :D ahah çok güldüm dün zaten :D
napalım elimiz mahkum gideceğiz dişçiye :/
Ah. Birde dişçiye gideceğim yarın. T.T düşüncesi bile korkunç yav. Eğer yarın dişçi koltuğunda ölmez, sağ kalırsam çok güzel planlarım var yeni dönemle ilgili :D:D (hahaha. yaşasın kötülük.)
evet evet o alkış böylesine bir yazı eklediğim için. Sağol Lider!
şöyle bir göz attımda çok saçma bir yazı oldu bu. :D dikkatinizi çekiyim tamamen sıkıntı sonucu oluşmuştur bu :D bloguma böyle saçma bir yazıyıda eklemekten gurur duyarım. (hep mi depresif şeyler yazıcaz? mutluyum işte sorgulamayın gerisini :D)
Not:Spoiler verdim birazcık. belirtiyimde sonra niye spoiler verdin demeyin :P
Konusu, P'nam'ın P'shone ilk görüşte aşık olması ve kazanmak için yaptıkları :). film'in başlarında 'cık bu çocuk bakmaz bu kıza' desenizde. güzel bir film kesinlikle izleyin.
tabi kızımız 2. sınıfta P'shone ise ondan büyük. filmin başlarında kendine bakmadığı için Nam biraz çirkindir.(tamam baya. ama sonra düzeliyor merak etmeyin :D)
kızımızın babası amerikada çalıştığı için çocuklaından birisi okul 1. si
olursa onu yanına alacağını söyler. Böylece Nam okul 1.si olmak için
çalışmaya başlar.
P'Shone karşılık vermiyor gibi gözüksede. aşkını içinde saklayıp kimselere söylemiyor. Bu arada Nam ise P'shone'a açılmak için her türlü yolu deniyor hatta p'shone çikolata bile alıyor ama :D malesef sıcaktan eriyor.
P'shone ise tam açılacak cesareti bulunca en yakın arkadaşı kasabaya geliyor ve Nam'a aşık oluyor. Ve Nam sırf P'shone'u görmek için arkadaşıyla çıkıyor... Fakat Nam daha fazla buna dayanamaz ve ayrılır...
Mürekkep balığının hikayesini duydun mu?
-Hayır
Anlatıyım o zaman...
Bir zamanlar iki mürekkep balığı varmış, birbirleriyle tanışana kadar seyahat etmişler...Sonra aşık olmuşlar,bir çift olmuşlar...Sonunda evlenmişler. Evliliklerinin 1. gününde rahip mürekkep balığı el ele tutuşmalarını istemiş.... el ele tutuşmuşlar... el ele......
Bay düğme....çok kötüsün...
P'shone cesaret vermeseydi Nam'a belkide hiç bir zaman yeteneklerinin farkına varamayacaktı...
P'Shone ise en yakın arkadaşına bir söz verir...
Bana en acı veren kişi o oldu. Tek bir şey için sana yalvarıyorum Shone...
Ne olursa olsun Nam'a aşık olmayacaksın?
-Seninle benim yüzümden mi ayrıldığını düşünüyorsun?
Hayır... Sadece buna dayanamam... En yakın arkadaşımın sevdiğim kızla olmasına dayanamam...
Sırf bu verdiği söz yüzünden duygularını dışa vuramaz P'shone. bu ikisinide yaralar...
okul bittiğinde Nam 1. olmuştur ve babasının yanına gidecektir. P'shone gitmeden önce Nam'ın resimlerinden oluşan kendi hazırladığı kitabı evin kapının önüne koyar...(salak çocuk işte.ne sözmüş arkadaş.bizde yok öyle birşey söz veriliyor ertesi gün unutuluyor. :/)
Yıllar sonra Nam bir moda tasarımcısı olmuştur.Tekrar Tayvan'a geri döner ve bir televizyon proggamına çıkar. Aynı zamanda oraya davet edilen P'shone'u görünce,kısa süreli bir şok geçirir....
TVXQ grubu kpop'u asyaya yayan sonrada bütün dünyaya yayılmasına öncü olan gruptur. Bir daha da arasan böyle bir grup kurulmaz arkadaş. Her grup üyesinin mi sesi süper olur? bunlarda oluyor :D
Grup ilk 26 aralık 2003'te çıkış yaptı. debut hallerini ne siz sorun ne ben söyliyim. ama görmek istiyorsanız alttaki videoyu izleyebilirsiniz :)
Grup üyeleri Yunho (U-know), Jaejoong(Hero), Yoonchun(Micky), Junsu(Xiah) ve Changmin(Max) dir. Liderimiz Yunho :) Changmin dışında grup üyelerinin hepsi 1986 doğumlu :) Changmin is 1988 doğumlu ^^
grubun en güçlü sesleri diye bir ayrım yapamayacağım. Çünkü hepsinin sesi harika bana göre ballad,pop,rock vb... türleri rahatlıkla söylecek bir sesleri var :)
TVXQ sadece sanatçı kimlikleriyle değil bestekar ve şarkı yazı kimlikleri ile de tanınırlar :)
gelelim herkese k-pop'u sevdiren o 'mirotic' parçasına... grup çıkış yaptıktan 5 yıl sonra bu parçayla resmen zirveye oturdular. zaten korede milyonlarca hayranı olan grup, dışa açılarak zirvedeki yerlerini sağlama aldılar :)
ben birde japonca parçalarını çok seviyorum :) bolero da onlardan birisi. harika tek kelimeyle. :) birazda sevdiğim diğer parçaları dinleyin...
bu şarkı çok güzel :) ayrıca changmin'in yüksek notalarını bol bol duyabilirsiniz burada :D
in heaven güzel şarkıdır kesinlikle dinleyin :) ayrıca bir hikaye klibi olmasıda ayrıcalık :)
hikaye klibi dedim ama before u go'nun da öyle bir klibi var onuda paylaşıyım :)
en sevdiğim japonca şarkılardan biridir buda :))
ayy girl :) dünya çapında yaptıkları ingilizce albümlerinden :))
işte jaejoong'un insanı ağlatacak potansiyeldeki sesi T.T (dağıtır şarkı. uyarıyım :D)
diğer solosu Protect the boss ost'sin den :)
buda Junsu'nun solosu :)
nasıl desem.... bayılıyorum yav ben bu şarkıya :D
back to tomorrow da güzeldir :)
grup koreceden çok japonca albüm ve single çıkarmıştır. buda onların yılın neredeyse çoğunu japonyada geçirmesini sağlıyordu... Ancak işin birde görülmeyen yüzü var ki bu onları pes etme daha doğrusu 'yeter' deme noktasına getirmişti....
Ayrılma davasından bahsediyorum tabikide. TVXQ o kadar çalışmasına rağmen lanet olası şirketleri SM Ent. borçlu olarak gözükmüşlerdir. Ama bu işin suçu tamamen SM'e aittir. Japonyada yapılan bir dolu konserlerin her ihtiyacını TVXQ karşılamıştır.(Normalde bu ihtiyaçların şirket tarafından karşılanması gerekir.) TVXQ ünlü oluşu zirvede oluşu albümlerinin çok satması madolyonun sadece görünen yüzüdür. madalyonun diğer yüzü ise SM'nin pisliklikleriyle dolu. mirotic albümünün o kadar satış yapmış hatta ellerinde albümün tek bir kopyası bile kalmamış olsa bile TVXQ o albüm satışlarından gelen gelirden bir kuruş bile alamamıştır. kısacası SM yan gelip yatmış, hem grubu maaşısız çalıştırmış bütün masrafları onun üzerine yıkmış, sonrada grup üyelerinden karşı çıkan olunca hem suçlu hem güçlü olarak gruba yapmadığını bırakmamıştır....
2009 yılında JYJ(jaejoong,Yoonchun,Junsu) üçlüsü SM şirketine dava açtılar... dava açmalarının sebebi gayet mantıklı olarak SM'in onlara ücret ödemediği köle gibi çalıştırdığı vb şeylerdi....
JYJ üçlüsü gruptan ayrılmak istemediler.Sadece şirketlerinden ayrılmak istediler. Ama lanet olası şirket yüzünden grup ikiye bölündü. Homin ikilisininde neden hala o şirkette kaldıkları meçhul doğrusu.(yada ben bilmiyorumdur. bu konuda birşey biliyorsanız söyleyin lütfen^^)
2009 yılında dava açıldığında TVXQ grubunun faaliyetleri 1 yıl boyunca durduruldu. dava sonucu olarak bu üçlü dava süresi boyunca üçlü olarak faaliyetlerine devam edebilir kararı çıktı... yarım yıl daha japonyada çalıştıktan sonra Avex(Sm'in japonyada ortak olarak çalıştığı şirket.) TVXQ'nun 2010 yılındaki faaliyetlerini iptal ettiğini açıkladı. Daha sonrada JYJ üçlüsü şirketten ayrılarak kendi yollarına devam ettiler. Bu sırada SM 2010 yılında TVXQ'nun ikili olarak devam edeceğini açıklamış ve Homin ikilisi SMTown konserlerinde fotoğraf çekimlerinde boy gösterdiler.
buda beraber olarak son performansları :(
aslına bakılırsa çokta ayrıntılı yazmadım bu konuyu. Çünkü çok ayrıntı ve olay var ben sadece olayın özetini ve birazda kendi yorumlarımı katarak yazdım :) olayları daha ayrıntılı öğrenmek istiyorsanız LunaReds ekibinin yazıdğı bu yazıları okuyabilirisiniz. Ayrıca bu yazımda da onları kaynak olarak kullandım :) teşekkür edriyorum kızlar size :)
benim yorumuma gelince JYJ %100 haklı davada. adam hep bunlara maaş vermesin hemde köle gibi çalıştırsın. Allah aşkına kaçıncı yüzyılda yaşıyoruz biz?! Bir yere kadar sabredersin zaten. bu çocuklarda sabır taşı değil ki kardeşim. burada birşey belirtmeliyim JYJ veya Homin'in den birini suçlamak zorunda hissetmeyin kendinizi. Çünkü burada bir suçlu varsa oda kesinlikle SM şirketidir.
Şimdi ise JYJ C-jes ent. bağlı olarak TVXQ'dan ayrı olarak faaliyetlerini sürdürmektedirler. Ama bu sanıldığı kadar kolay değil. Çünkü SM bir türlü yakalarını bırakmıyor çocukların şu son iki yılda bile ne kadar çok şey yaşadılar. buraya yazmak çok uzun olacak o yüzden siz burdan neler yaşadığını okuyun. ^^
bütün bu yaşananlara rağmen cassiopeia'lar ne JYJ'yi ne de TVXQ yu yalnız bırakmışlardır. Zaten birgün Cassiler ve ELF ler birleşip SM'yi lee so man'ın başına yıkacak. inanıyorum buna.
ne kadar zorluklar atlatmış olsalarda hala dimdik ayaktalar. pek az kişi başarır bunu. O yüzden hem homin'i hemde JYJ'i dinler takip ederim ben. sizde öyle yapın lütfen :) çünkü onların herkesten çok desteğe ihtiyacı var :)
JYJ ve Homin şu an ayrı olabilirler ama fanlarının ve kendi yüreklerinde, onlar her zaman bir aradalar...
evet bu yazımnda bu kadar çok uzun oldu biliyorum :D buraya kadar okuduğunuz için teşekkürler son olarakta bu güzel performansı verir giderim :)
Not: sondaki çığlıklara dikkat edin sağır olmayın.
bir daha asla karılaşmamıza izin verme...(SJ-kry Let's not)
bazen yeniden yaşamak isteriz bazı anları... tekrar tekrar hiç unutmamak istercesine... ama sadece bir yere kadar mutlu eder sizi sonrası sadece acı.... Nedense bugün birşeyler fark ettim... uzun zamandır kendi kendime yaptığım hatırladığım bu anılar sadece acı veriyormuş bana. Hatalarımdan ders almak yerine onları üzerine gidip 'neden?' diyerek kendimi kahrettiğimi fark ettim... işin kötüsü bunu o kadar uzun süredir yapıyorum ki, yeni fark ediyorum bunu.... Bir kitapta okumuştum. ''Sizi mutlu eden şeyler mutlaka vardır.sadece fark edin'' fark etmek çokta zor değil... bugün sınavlarım bitti... gelecek döneme kadar pek stres yapamayacağım sanırım... dağılmış odamı toplarken, her yerde her şeyde o anılarında kaldığını gördüm... bu yüzden onları yavaşça alıp kutularına kaldırdım... Bundan sonrada pek hatırlanmayacak, yavaş yavaş zihnimden silinecek ayrıntılar kaldı aklımda...
bunları yaptıktan sonra kafamı kaldırıp etrafıma baktım :)) ve beni mutlu eden şeyleri gördüm :)
Ailem'ı arkadaşlarımı...aslında hepsi ile mutluydum ben sadece farkında değildim... uzun bir uykudan uyanmış ama yorgun hissediyorum kendimi...
her kötü hissetiğimde ''bak kızııııımm bu böyle gitmez sana söyliyiim'' diyen biricik arkadaşım :))
sizlerle tanışmak konuşmak sohbet etmek harika zaten :)
her sabah bacısını unutmayan ve bana 'günaydın :)' mesajı atan kuzum :)
hele o msn muhabbetleri yokmu :)) (gerçi bir gün cadım msn yi açmayı unutyorum diyerek terlik fırlatacak bana :D)
Mahşallah diyin kuzuma :)
sonra her 2 gün de bir arayan ve ''buseee! hasta olmussun yine seen!'' diyip beni azarlayan resimde gördüğünüz sarı şekerim,bıcırığım :)
bazen tartıştığımız bazen kahkahalara boğulduğumuz sohbet içeresinde bana kızan ama kıyamayan abim :))
her zaman iyiliğimi düşünen ailem :)
sınav dönemleri her türlü saçmalıklarımı salaklıklarımı çeken ama hiiiç birşey demeyen sıra arkadaşım :))
beni mutlu eden şeylerden sadece bir kaçı :)
Tek bir insan için bunları görmezden gelmişim uzunca bir süre... Ama artık bu böyle değil :) aranızda olmama rağmen aklımda başka birşeyler düşünmeme neden olsada, artık değil... O olsada olmasada birşey değişmiyor... Ama en iyisi olmaması... :)) hepinizi çok seviyorum :)) benim için gerçekten değerlisiniz :))
sınavların bitmesiyle artık rahatım bir süre için :) bu aralar yazarım bol bol :)) görüşmek üzere...
